Sabahattin Eyuboğlu, La Fontaine çevirisine bir önsöz yazmış. Şu paragrafla başlıyor sözüne: “La Fontaine, Fransa’nın küçük bir şehrinde, orta halli bir evde, 1621 senesinde doğmuş; en sevdiği çağdaşları ve dostları Moliere’den bir, Boileau’dan ve Racine’den on beş yıl önce. Biraz kırlarda, biraz okullarda dünyayı tanıdıktan, babasının gönlünü hoş etmek için…
Yazıların kategorisi: “ÇEVİRİ”
"Pan'ın sayfalarından gürültü değil, sükünettir taşan. Orada günler dakika dakika yaşanır, tabiatın her parçası bir lezzet gibi ruhta derinlere çöker. Pan, sayfalannda kuvvetli bir aşk hikayesi yaşatan bir tabiat övgüsüdür."